Ankara'da 3 Eylül 2020 gecesi 6 bıçak darbesiyle öldürülen gencin katil zanlısına yaralama kastıyla hareket suçundan ceza verilmesine aile tepki gösterdi. Ölen gencin kız kardeşi Buse Şahin, “Benim ağabeyim öldürüldü, yaralı olsaydı tedavi ettirirdik” dedi.



3 Eylül 2020'de Ankara'da meydana gelen olayda, iddialara göre Burakhan Şahin (25) evine gitmek üzere arabasına bineceği esnada bir grubun saldırısına uğradı. Yaşadığı mahallede işlenen suçları görmezden gelmeyerek polise şikayet ettiği gerekçesiyle saldırıya uğradığı ileri sürülen Şahin, saldırganlardan biri tarafından 6 yerinden bıçaklandı. Kaldırıldığı hastanede hayata gözlerini yuman Şahin'in katil zanlısına mahkeme müebbet hapis cezası verdi. Aile davayı istinafa taşırken, istinaf mahkemesi sanığa yaralama kastıyla hareket suçundan ceza verdi. Yargıtay da kararı onaylarken, aile yaptıkları açıklamayla bu karara tepki gösterdi. Şahin'in kız kardeşi Buse Şahin, “Biz canilerin, katillerin adalet önünde yargılanması için sessizlik, sükunet ve yüce yargıya saygıyla bekledik. Fakat bir kişi saatler sonrasında elinde kanlı bıçakla ‘Ben öldürdüm' diyerek teslim oldu ve soruşturma durduruldu. Geri kalan 5 kişiden ne bir haber var ne de başka bir şey. Ellerini kollarını sallayarak geziyorlar” dedi.

“Hakkımızın ve hukukumuzun çiğnenme kararı verilmiş oldu”
Dava sürecini anlatan Şahin, saldırganlara ceza değil, aksine ‘ödül' verildiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Yerel mahkemede savcılık, mütalaasında canice hisle adam öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet isteminde bulundu. Yerel mahkeme müebbet verdi. Biz geri kalan 5 kişinin de yakalanması ve faillerin cezalarını alması için bir üst mahkeme olan istinafa taşıdık. Karşı taraf da taşıdı. Bunun üzerine bizim beklediğimiz geri kalan 5 kişinin de yakalanıp canilerin hak ettikleri cezayı bulmasıyken, içeride tutuklu olan kişiye yaralamadan ceza verildi. Yani ödül verildi. Bunun üzerine bir üst mahkeme olan Yargıtay'a taşıdık. Yargıtay da bizim yeniden yine bütün isteklerimizi ve taleplerimizi reddederek, hakkımızın ve hukukumuzun çiğnenme kararını vermiş oldu.”


“Biz ağabeyimin toprağına gidiyoruz” diyen Şahin, yetkililerden Burakhan Şahin'in öldürülmesiyle ilgili olayın incelenmesini, adalet istediklerini ifade ederek, “Benim ağabeyim öldürüldü, yaralı olsaydı tedavi ettirirdik. Adli tıp raporuna göre aldığı tek bir bıçak darbesi dahi öldürmeye yeter nitelikte deniliyor. Geri kalan 5 kişinin araştırılması gerekmiyor muydu? Üstelik o katil, planlayarak, kurgulayarak, tasarlayarak ve işkence ederek benim ağabeyimi öldüren cani, mahkemede kendi ağzıyla ‘3 arkadaşım daha vardı, ben onları gönderdim' dedi. Biz mahkemeden o 3 kişinin de ifadesinin alınmasını talep ettik. Mahkeme bu talebimizi de reddetti” diye konuştu.
“Ben anneyim”
Anne Sevim Erciyas ise oğlunun vücudunda sayısız kesik ve yara olduğunu kaydederek, “Ben çocuğumu morgda da gördüm, ben çocuğumu adli tıpta da gördüm, ben çocuğumu rahmete uğurlarken de gördüm. Bunu artık bilenler söylesin, benim takatim kalmadı. Adli tıp raporları ortada, her şey ortada. Tasarladıkları gün gibi ortada. Ben anneyim. Ben insan olarak masum ve mazlum, evine gelemeyen, ‘5 dakikaya yanındayım anne' deyip de arabada önü kesilip arabadan indirilip defalarca katledilen çocuğumun hakkını arıyorum. O katile yaralamadan ceza verildi, tasarlandı. Evime çocuğumu getiremediler ama ben çocuğumu ertesi gün kabristana defnettim” ifadelerini kullandı.
Öte yandan aile, Şahin'in ölümüyle ilgili Anayasa Mahkemesi'nde adalet arayışına devam edeceğini aktardı.