Kırıkkale İl Sağlık Müdürü Dr. Murat Ağırtaş, ellerde yaklaşık 150 çeşit bakterinin bulunduğunu belirterek, sadece 30 saniyede uygulanabilecek doğru el yıkama tekniği ile bulaşıcı ve salgın pek çok hastalığa karşı önlem alınabileceğini ve insan sağılığının korunmasına önemli bir katkı sağlanabileceğini söyledi.

Kırıkkale İl Sağlık Müdürü Dr. Murat Ağırtaş, "15 Ekim Dünya El Yıkama Günü" dolayısıyla yaptığı açıklamada, pandemi sürecinin toplumdaki hijyen uygulamalarının önemli olduğunun altını çizerek, sadece el yıkama ile ishal olgularının sayısı yüzde 50, solunum yolu enfeksiyonu sayısı yüzde 25 oranında azalmakta olduğunu aktardı.

"Ellerde yaklaşık 150 çeşit bakteri bulunmaktadır"

Hijyenin önemine dikkat çeken Ağırtaş, "Hijyen, sağlıklı ortamın korunması amacıyla her türlü hastalık etmeninin ortamdan uzaklaştırılması olarak tanımlanabilir. El hijyeninde ise amaç; kimyasal ve fiziksel zararlıların ve enfeksiyonlara yol açan mikroorganizmaların uzaklaştırılmasını sağlamaktır. Ellerde yaklaşık 150 çeşit bakteri bulunmaktadır. Saatte yaklaşık 25 kez elimizi ağzımıza, burnumuza, gözümüze götürdüğümüzden hastalıkların geçişinde eller çok önemli bir yer tutmaktadır. Sadece el yıkama ile ishal olgularının sayısı yüzde 50, solunum yolu enfeksiyonu sayısı yüzde 25 oranında azalmaktadır. Dolayısıyla, hijyeni sağlamada en temel kural, ellerin doğru yöntem ile yıkanması olarak karşımıza çıkmaktadır. El yıkama, birey ve toplum sağlığının korunması açısından basit, ucuz, toplumun her kesimi tarafından uygulanabilir ve son derece etkili bir yöntemdir. Enfeksiyon hastalıklarından korunmada en etkili yöntem el temizliğidir" dedi.

"Tedbirlerin başında, yeterli el hijyeninin sağlanması gelir"

El yıkama, sıradan ve günlük bir rutin olması nedeniyle, genellikle ihmal edilen bir konu olduğuna değinen Ağırtaş, açıklamasında şunları kaydetti:

"Aslında hem kendimizin hem de çevremizdekilerin sağlığını korumak ellerimizdedir. Çevre ile sürekli temas halinde olan ellerimiz yoluyla taşınan mikroorganizmalar basit bir soğuk algınlığından, Covid-19, SARS, hepatit A, Avian Influenza gibi öldürücü pek çok hastalığın gelişimine neden olabilmektedir. Yüksek morbidite, mortalite ve tedavi maliyetine neden olan bu enfeksiyonlardan korunmaya yönelik tedbirlerin başında, yeterli el hijyeninin sağlanması gelir. Yeterli el hijyeni aynı zamanda, besin kaynaklı hastalıkların azaltılmasında, okullarda sıklıkla görülen gastroenteritler, dışkı ile bulaşan hastalıklar, parazit ve mantarların gelişiminin önlenmesinde de basit gibi görünmesine rağmen halen en etkili koruma yöntemidir."

"Akan su altında, sabun ile mutlaka doğru yöntemle yıkanmalı"

Ağırtaş, "Elleri yemek hazırlamadan önce, yemek yemeden önce ve yemek yedikten sonra, pişmemiş gıdalara, bozulmuş gıda ve çöplere dokunduktan sonra, saçlar tarandıktan veya ellendikten sonra, toplumda ortak kullanılan araçların kullanımından sonra kedi, köpek ve diğer hayvanlara dokunduktan sonra, akan su altında, sabun ile mutlaka doğru yöntemle yıkanmalı ve sonra da kurulanmalıdır. Eller sadece su ile yıkandığında, mekanik etki ile görünür kir uzaklaştırılmakta ancak tam bir hijyen sağlanamamaktadır. Bu nedenle, el temizliğinde su ile birlikte sabunun da mutlaka kullanılması gerekmektedir" ifadesini kullandı.

"Sadece 30 saniyede pek çok hastalığa karşı önlem alınabilir"

Doğru el yıkama tekniği ile bulaşıcı ve salgın hastalıklara karşı önlem alınabileceğini anlatan Ağırtaş, "Normal katı el sabunları ve sıvı sabunlar, meydana getirdikleri etkiler bakımından benzerdir. Fakat, katı sabunlar kullanım sonrası temizlenmedikleri takdirde kirlilik kaynağı olabilmektedir. Bu nedenle, özellikle toplu yaşanan yerlerde el temizliğinde sıvı sabunların kullanımı tercih edilmelidir. Etkin bir el hijyeni, her seferinde doğru yıkama tekniğinin uygulanması ile sağlanabilir. Sadece 30 saniyede uygulanabilecek doğru el yıkama tekniği ile bulaşıcı ve salgın pek çok hastalığa karşı önlem alınabilir, kişisel ve toplum sağlığının korunmasına önemli bir katkı sağlanabilir" diye konuştu.