Sınavda Fark Yaratan 5 Altın Kural Açıklandı
Sınav dönemi yaklaşınca öğrencilerin üzerinde o bilindik baskı yine kendini göstermeye başladı. Gece geç saatlere kadar ders çalışanlar, sabah erken kalkanlar, kafası karışanlar… Herkesin derdi aynı: başarıya ulaşmak.
Plan yoksa başarı da zor
Uzmanlar en başta planlı ve programlı çalışmanın altını çiziyor. Ne zaman ne çalışılacak, hangi gün hangi konuya ayrılacak… Bunlar kafada değil, bir kağıtta net şekilde yazılı olmalı. Mesela bir öğrenci sabah sayısal, akşam sözel çalışarak verim artırmıştı. Herkes kendi yöntemini denemeli.
Tekrar etmeyen unutur
Bilgi ezberlenmiyor, tekrar ettikçe kalıcı hâle geliyor. Çalışılan konular aralıklı olarak yeniden gözden geçirilmeli. Ayrıca soru çözmeden sınava hazırlanmak mümkün değil. Geçmiş yıllarda derece yapan öğrenciler, her gün en az 100 soru çözdüğünü söylüyordu.
Telefonlar sadece vakit kaybı değil
Doğru kullanıldığında telefon ve tabletler büyük destek. Mobil uygulamalarla deneme çözmek, YouTube üzerinden konu anlatımı izlemek, dijital notlar oluşturmak artık vazgeçilmez hâle geldi. Tabii sosyal medyaya kapılıp dersin ucunu kaçırmamak şart.
Uyku düzenin yoksa çalışmak boşa
Gece 3’e kadar uyanık kalıp sabah sınava girmek… Beyin yorgunken bilgi üretmez. Verimli çalışmak için uykuyu düzene sokmak gerekiyor. Günde en az 7 saat uyuyan öğrencilerin bilgiyi daha iyi hatırladığı gözlemlenmiş.
Beden yorgunsa zihin de yavaşlar
Beslenme ve hareket hiç düşünülmez ama etkisi çok büyük. Öğrencilerin fast food yerine ev yemekleri tüketmesi, bol su içmesi, günde en az 30 dakika yürüyüş yapması tavsiye ediliyor. Bir öğrenci sadece öğle yürüyüşleri sayesinde ders başında uykusunu yenmişti.
Kendini tanıyan kazanır
Kimisi renkli kalemle yazarak öğreniyor, kimisi sesli okuyarak. Önemli olan kendi stilini bulmak. Uzmanların ortak görüşü: kendini tanıyan öğrenci, sınavda hep bir adım önde olur.