Mersin yöresine özgü bir tatlı çeşidi olan ve genellikle Ramazan ayında daha fazla imal edilerek tüketilen kerebiç, bu sene de sofraların vazgeçilmezi oldu. Mersin’de uzun yıllardır kerebiç üretimi ve satışı yapan Kerebiççi Oğuz’da 15 kadın sabahtan akşama geç saatlere kadar kerebiç yapıyor.Mersin’de uzun yıllardır kerebiç üretimi ve satışını yapan Kerebiççi Oğuz, Ramazan ayında üretimi 2 kat artırdı. Her gün 15 kadın sabahın erken saatlerinde başladıkları kerebiç yapma işlemini, akşama kadar sürdürüyor. Kerebiçin yanında mamul üretimi de yapan kadınlar, günde binlerce kerebiç üretiyor. Eski yıllarda üretimi bir arada yapan kadın, bu yıl ise korona virüs salgını dolayısıyla 3’lü, 4’lü şekilde ayrı ayrı yerlerde kerebiç yapıyorlar. Ayrıca kadınlar eldiven ve maske kullanarak, vatandaşlara sağlıklı kerebiç üretimi yapıyorlar. Üretim yapan kadınlardan biri olan ve 15 yıldır kerebiç işini yapan Suna Kurucu, Ramazan ayı dolayısıyla çalışmalarının 2 katına çıktığını söyledi. Kerebiçin irmik tatlısı olduğunu belirten Kurucu, "Mersin’de Ramazan ayına özgü bir tatlıdır. Önceden sadece Ramazan ayında yapılıyordu ama şimdi artık yılın 12 ayı yapılıyor. Tabi Ramazan’da talepler çok oluyor. Şimdi virüsten dolayı geçen yıllara göre satış bir daha düşük ama paket servislerimizle o açığı kapatıyoruz. Sabah erken saatte işe başlıyoruz ve geç saatlere kadara çalışıyoruz. Özellikle Ramazan ayında bu süre fazla oluyor. Birde virüsten dolayı sosyal mesafeyi koruma adına imalathaneleri 2-3 yere böldük kalabalık olmasın diye. Bu şekilde üretimi devam ettiriyoruz" dedi.Günde yüzlerce adet kerebiç ürettiklerini kaydeden Kurucu, "Dün 36 tepsi ürettik. Bu günden güne değişebiliyor. Şu anda Ramazan ayının başındayız. Bu önümüzdeki dönemde fazla olacaktır. Kerebiçe ilgi her zaman yüksektir. Kerebiç diğer tatlılar gibi değil kan şekerini hemen yükseltmediği için o yüzden tercih edilen bir tatlıdır. Ramazan’da talep fazladır. Hiç girmeyenin evine bile bir kere kerebiç girer. Kerebiç demek Mersin demektir" diye konuştu.Kerebiçin köpüğü hakkında da bilgiler veren Kurucu, "Köpüğün yapılmasında çöven kökünü kullanırız. Bu kök önce iyice yıkandıktan sonra 3-4 saat kaynatılır. Su kahverengiyi alınca su süzülür. Süzdükten sonra soğumaya bırakılır. Soğuduktan sonra da çırpma makinesiyle iyice çırpılır. Soğuyan su çırpınca beyaz köpük halini almaya başlar. Sonra sıcak şerbeti dökmeye başlarız ve beyaz köpük halini alır" şeklinde konuştu.(Koray Ünlü /İHA)