Öğretmenlerinin keşfetmesiyle çocukluk yaşlarında spora başlayan, 40 yıldır atletizmle ilgilenen Milli Sporcu ve Atletizm Antrenörü Ercan Temel, ulusal ve uluslararası onlarca turnuvaya katıldı. 40 yılda 100’ün üzerinde madalya kazanan ve sporu reçetesiz ilaç olarak tanımlayan Temel, ölene kadar pistlerde yarışacağını söyledi.

Osmaniye Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nde görev yapan 47 yaşındaki Milli Sporcu ve Atletizm Antrenörü Ercan Temel, ilkokul ve ortaokul öğretmenlerinin keşfetmesiyle spora başladı. 7 yaşlarında gönül verdiği atletizm sporuyla 40 yıldır ilgilenen Ercan Temel ulusal ve uluslararası onlarca turnuvaya katıldı. Katıldığı her turnuvada ödül kürsüsüne çıkmayı hak eden Temel, 40 yılda 100’ün üzerinde madalya sahibi oldu. 35 yaşından sonra geçtiği masterler branşında da birçok derece elde eden Milli Sporcu Ercan Temel, reçetesiz ilaç olarak tanımladığı spordan ölene kadar vazgeçmeyeceğini kaydetti.

“100’ün üzerinde madalyam var”

7 yaşında spora başladığını ve 40 yıldır sporla iç içe olduğunu ifade eden Ercan Temel, “Çeşitli Türkiye derecelerim var. 35 yaşından sonra Masterler branşına geçtim. Burada da yine bir sürü Türkiye şampiyonluğu, Balkan dereceleri, Avrupa 9.’unculuğu ve Dünya 20’nciliğim var. Avrupa’nın ve Balkanların birçok ülkesine gittim. Buralarda ülkemizi ve ilimizi temsilen çeşitli madalyalar kazandım. En son Bursa’da yapılan Türkiye şampiyonasında 4 altın madalya aldım. Önümüzdeki Mart ayında yapılacak olan Master Balkan Şampiyonası Slovenya’da olacak. Oraya da gidip ülkemi ve bayrağımı en iyi şekilde temsil edip madalyalarla dönmek istiyorum. 100’ün üzerinde madalyam var. Avrupa 9.’unculuğu ve Dünya 20’nciliğim var. Balkan şampiyonlarında da çeşitli derecelerim var. Gittiğim her yarışta da mutlaka Türkiye şampiyonluğum var” dedi.

“Sporun reçetesiz ilaç olduğunu düşünüyorum”

Öğretmenlerinin keşfetmesiyle spora yöneldiğini söyleyen Temel, “İlkokulda çok zıplayan sağa sola koşan bir çocuktum. İlkokul öğretmenimin beni yönlendirmesi sonra ortaokulda beden eğitimi öğretmenimizin milli takımdan gelmesiyle birlikte bizleri keşfetmesiyle bu spora başladım. Atletizm ailemden sonra benim ikinci aşkım. Yılardır bu işi yapıyorum. Sonuna kadar da devam ettim. Ölene kadar da devam etmeyi düşünüyorum. Çünkü sporun psikolojik açıdan rahatlattığını sağlık açısından çok iyi yerlere getirdiğini reçetesiz ilaç olduğunu düşünüyorum. Allah nasip ederse ölene kadar pistlerde yarışmaya devam edeceğim. Hazırlıklarımı da ağırlık antrenmanları yapıyorum. Atletizm sahasında teknik branşlara yönelik antrenmanlarımı yapıyorum. Çekiç, gülle, cirit atma branşlarda özel antrenmanlarımız var. Bunlara yönelik çalışmalarımı devam ettiriyorum. Yarışmalara bu şekilde hazırlanıyorum” diye konuştu.