CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz Salı günü başlayan ve hala bazı noktalarda devam eden orman yangınları ile ilgili destek olmak için Marmaris’e geldi. Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, yangınla ilgili Kılıçdaroğlu’na bilgi verdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bördübet’te başlayan, Değirmenyanı Mevkii’nde yerleşim yerlerini de tehdit eden yangın nedeniyle hem bilgi almak hem de destek vermek için Marmaris’e geldi. Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay tarafından karşılanan Kılıçdaroğlu’na CHP Genel Başkan Yardımcıları Ali Öztunç ve Seyit Torun, CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak eşlik etti. Yangın bölgesindeki çalışmaları etkilememek için Mezargediği bölgesine gelen Kılıçdaroğlu’na itfaiye yetkililerince verilen brifingin ardından Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay son durum ve ilk andan itibaren yapılan çalışmalara ilişkin bilgi verdi. “371 personel ve 48 araçla yangın bilgisi geldiği ilk andan itibaren sahadayız” diyen Başkan Oktay konuşmasını söyle sürdürdü; “Mayıs ayından beri Marmaris’te konuşlandırılan helikopter yangının ilk çıkış saati nedeniyle ilk gece çalışma yapamadı. Ertesi gün yangının öğle saatlerinde kontrol altına alındığı değerlendirilirken, şiddetini arttıran rüzgarla birlikte tekrar hız kazandı” dedi. Marmaris Belediyesi tarafından saha personeline destek için bir lojistik merkezi kurulduğunu da aktaran Oktay “Yangınında görevli tüm kurum personellerinin 3 öğün kumanya, içecek, giysi, ayakkabı, pil gibi ihtiyaçlarını buradan karşılıyoruz” dedi. Kılıçdaroğlu, incelemelerinin ardından şu değerlendirmeleri yaptı: “Her yıl Türkiye’de orman yangınları bir şekliyle oluyor. Geçen yıl zaten ciğerlerimiz yandı büyük ölçüde. Özellikle bu bölgede yandı. Çağrıda bulunduk: ‘Neden zamanında önlem almadınız? Orman yangınlarının olacağını herkes biliyor. Akdeniz havzasının, bu konuda iklim değişikliği nedeniyle ne kadar duyarlı bir bölge olduğunu bütün dünya biliyor. Bu ülkenin çıkarları korunsun, ormanları korunsun, ağaçları korunsun, insanları korunsun artık. Yeter artık, yeter. Bıçak kemiğe dayandı. Yazık günahtır.”