Nevşehir’de Kapadokya Üniversitesi’nin ev sahipliğinde Motif Vakfı iş birliğiyle düzenlenen “Halk Kültüründe Sağlık Uluslararası Sempozyumu” başladı. 9-11 Aralık tarihlerinde Kapadokya Üniversitesi Mustafapaşa Yerleşkesi Oktay Sinanoğlu Binası’nda yüz yüze ve çevrim içi olarak yapılan sempozyumda, covid-19 küresel salgınıyla bir kez daha önemini ispatlayan “Sağlık” konusunun halk kültüründeki yansımalarını tespit etmek ve bu konuda geleceğe bilgi aktarımı yapılması amaçlanıyor. Pandemi kurallarına uygun olarak yapılan sempozyumun açılışına Motif Vakfı Başkanı Mehmet Zeki Baykal, Motif Vakfı Mütevelli Heyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ömür Ceylan, Kapadokya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vesile Şenol, akademisyenler, davetliler ve öğrenciler katıldı. Altı oturumdan oluşan sempozyumun ilk günkü açılış panelinde, “Halkbilimi Araştırmaları ve Sağlık”, “Anlatma, Anlatı ve Ruh Sağlığı”, “Halk Kültürü ve Halk Hekimliği” ve “Türkçe Tıp Literatürü ve Halk Hekimliği” başlıklarında anlatımlar yapıldı. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Motif Vakfı Mütevelli Heyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ömür Ceylan, “Vakfımız, 30 yılı aşkın süredir halk kültürüne ve bilimine hizmet etmeye çalışan, bizzat Anadolu insanı tarafından kurulmuş özel kurumlardan biridir. Bugün de halk kültürünün sağlığa dair birikimini bilimsel ölçütlerle değerlendirmek ve tartışmak üzere bir araya geldik. Ülkemizin göz bebeği üniversitelerinden birisi Kapadokya Üniversitesine ev sahipliklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Türk kültür evreninde sağlık, milletimizin öz bakışıyla şekillenir. Milletimiz, âşıklarını birer hasta gibi tasavvur edip; daha da ötesi böylesi asil bir hastayı ona yakışır asalette tedavi etmek için musikiyle tedaviyi düşünüp uygulayan bir millettir. Bu kültür sağlık dâhil tüm bilgi alanlarını dört başı mamur bir sanat düzlemine çevirmeyi başarmış bir kültürdür.” diye konuştu. Kapadokya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Vesile Şenol ise konuşmasında, “Böylesine anlamlı bir etkinliğe üniversitemizin ev sahipliği yapmasının gururunu yaşıyoruz. Anadolu’nun birçok tarihi ve güncel halk hekimliği uygulamalarıyla kalmayıp, Türk dünyasının önemli bölgelerindeki halk sağlığı zenginliğinin, anlatı ile ruh sağlığı ilişkilerinin tartışılacağı bir sempozyum olacak. Emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.