Adana’nın Aladağ ilçesinde 3 gün süren orman yangınında kimi vatandaşın evi, kimisinin de hayvanları yandı. Geriye ise ailelerin acılı hikayeleri, küle dönmüş evler ve orman kaldı.

Aladağ’ın Boztahta ve Topallı mahallerindeki ormanlık alanda 29 Temmuz’da saat 03.00 civarında çıkan ve İmamoğlu ilçesine de sıçrayan yangın dün kontrol altına alındı. Yangın nedeniyle Topallı Mahallesi’nde 20 ev yandı, 8 hayvan ise telef oldu. Yangından geriye ailelerin acılı hikayeleri kaldı. Evleri tamamen küle dönen 55 yaşındaki Hatice ve 59 yaşındaki Mustafa Cilgörüzoğlu çifti de bu ailelerden birisi. Hatice Cilgörüzoğlu, “Bir uyandık ki her tarafı alevler sarmış. Askerler geldi, ‘Mallarınızı bırakın, canınızı kurtarın, gidin. Yapacağımız bir şey kalmadı’ dedi. Bizde öyle yaptık, gittik. O nedenle evimizin yandığını falan hiç göremedik. Tüplerimiz patlamış. Çok korktuk. Ama Allah’ıma şükürler olsun ki malımız ve canımız sağ. Onun için çok mutluyuz” diyerek gözyaşlarına boğuldu.

“Allah düşmanım başına vermesin”

4 büyükbaş hayvanı yangında telef olan, ahırı da kullanılamaz hale gelen Mahmut Gül (59), “Uykudaydık komşudan birisi yangın geliyor diye söyledi. Biz de traktörü aldık kaçtık. Sığırların bağırmasına ben geri geldim. Yapacak bir şey yoktu zaten. 4 büyükbaşım vardı. 4’ü de telef oldu. Ahır da çöktü ve kullanılamaz hale geldi. Allah düşmanım başına vermesin” ifadelerini kullandı.

“Burada ölmek istiyordum ama olmadı”

Baba yadigarı evi yangında küle dönen Bahri Ceren (57) ise canlarını zor kurtardıklarını anlatarak, “Yarım saat içerisinde alevler buraya kadar geldi. Bizim ev babadan kalma. Baba yadigarı ev yandı. Benim için manevi değeri çok olan bir evdi. Bu evde doğdum büyüdüm ve ölmek istiyordum ama kısmet değilmiş. Olmadı. Evin orta kısmı da çöktü zaten. Yardım olursa seviniriz, yoksa da yapacak bir şey yok” dedi.