Covid-19 salgınıyla mücadele döneminde arı sütü, propolis, organik bala talep artarken, Edirne’de arıcılık eğitimlerine de ilgi arttı.

Edirne Halk Eğitim Merkezi tarafından düzenlenen sertifikalı "Ana Arı Yetiştirme Teknikleri" kursuna özellikle kadınlar ve gençler yoğun ilgi gösteriyor. Covid-19 salgınıyla mücadele döneminde doğal ve organik ürünlere yönelen vatandaşlar kendi ürünlerini yetiştirmek için açılan kurslara yöneldi.

Edirne Halk Eğitim Merkezi Ayşekadın Kurs Merkezi’nde düzenlenen arıcılık kursunda, gündüz ve akşam olmak üzere 2 periyot halinde toplam 60 kursiyer hizmet alıyor. Arıcılık kursunda balmumlarından, petek takmaya, tel germeden, kasnak petek takmaya, propolis çıkarmadan, ana arı yetiştirme yöntemlerine, ana arıların diğer kovana naklinden, kışlatmaya, kolonilerdeki az arılar ile daha güçlü arıların birleştirilmesinden, sonbahar bakımından bal hasadına kadar birçok eğitim veriliyor.

2021-2022 öğretim yılında 125 kurs, bin 851 kursiyerimizle hizmet verdiklerini söyleyen Edirne Halk Eğitim Merkezi Müdürü Şeref Uz, bu kurslar arasında en çok ilgi görenlerden birisinin arıcılık kursu olduğunu belirtti.

Arıcılık kursunda yapılan çalışmaları yerinde gördüklerini aktaran Edirne Halk Eğitim Merkezi Müdürü Şeref Uz, “Arıcılık kursu insanların yaşamında hava, su ve gıda gibi son derece önemlidir. Gıdanın da pandemi ile birlikte organik olması son derece önem arz etmektedir. Biz de halkımızın temel ihtiyacı olan gıdaya kolay ulaşabilmesi için kurs düzenledik” dedi.

“Arıcılık, en yoğun ilgi gören kurslardan birisi”

Arıcılık kursuna yoğun ilgi olduğunu dile getiren Uz, “Bu kurs bittikten sonra yine 2 kurs açmayı planlıyoruz. Arıcılık kursunda ilk olarak teorik bilgiler veriliyor. Sonrasında ise bu teorik bilgilerin pratiğe dönüştürülme aşaması oluyor. Şimdi peteklerde mumyalama işleminin nasıl yapıldığını öğreniyorlar. Arıcılık en yoğun ilgi gören kurslardan birisidir. Çünkü insan sağlığı, üretim ve pazar sorunu olmayan bir kurstur. Üretildikten sonra tüketiciye ulaşmak ve pazarlaması son derece kolay oluyor. Kursiyerlerimiz hem topluma hizmet etmek hem de aile bütçelerine katkı sağlamak amacıyla burada eğitim alıyor. Haftada 3 gün olmak üzere toplam 72 saat kurs veriliyor. Arıcılığa ilk defa bu kursta başlayanlar var. Çok büyük keyif alarak kursa katılıyorlar” şeklinde açıklamada bulundu.

“Kursumuza katılanlar kendi işini kurabiliyor”

İlk olarak kolonilerin bar bakımları, ana arı yetiştirme yöntemleri, sonbahar bakımı ve bal hasadı konusunda eğitimler verdiklerini söyleyen Halk Eğitim Merkezi Arıcılık Kurs Eğitmeni Uğur Boz, bunun yanında arı hastalıklarına karşı da alınması gereken önlemler konusunda bilgilendirme yaptıklarını belirtti. Genellikle arıcılığa hiç başlamamış ve ilgisi olan kişilerin kursa katılım sağladığını aktaran Boz, “Bunun yanında arıcılık yapan ve eksik noktaları olan kişiler de kursumuza gelerek öğreniyorlar. Arıcılığa başlayan arkadaşlarımız da birçok tecrübeyi burada edinip, sonrasında bunu hayata geçirmektedirler. Ana arı yetiştirme yöntemleri burada çok büyük öneme sahip. Ana arı yetiştirmeyi bildiğimiz zaman arıcılıkta çok daha başarılı olabiliyoruz. Kursumuzun sonunda arıcılık yapan arkadaşlar kendini geliştirmiş şekilde işini de büyütebiliyorlar. Kendine ek gelir sağlamak amacıyla kursumuza katılanlar ise sonrasında arıcılık mesleğini büyüterek kendi işini kurabiliyor” ifadelerine yer verdi.

Halk Eğitim Merkezi arıcılık kurs Eğitmeni Uğur Boz, Kursun toplam 72 saat olduğunu belirten Boz, kursun sonunda başarılı olanlara sertifika verildiğini ifade etti.

Ana arı üretimi, petek takma, kasnak petek takma, ana arıların diğer kovana nakli, kolonilerdeki az arılar ile daha güçlü arıların birleştirilmesi gibi birçok işlemi bu kursta öğrendiğini söyleyen Kursiyerlerden Nuray Erdem, arıcılık kursunun çok büyük bir getirisi olduğunu aktardı.

“Kendimi geliştirerek işimi kurmayı düşünüyorum”

Arıcılık kursuna severek ve ilgi duyarak katıldığını belirten Erdem, “Burada öğrendiğim bilgilerden sonra kendimi geliştirerek işimi kurmayı düşünüyorum. Bir ev hanımı olarak evime katkıda bulunmak için arıcılık yapmayı düşünüyorum. Hem geçim kaynağı olarak hem de hayvanları çok seviyorum. Organik ve temiz bal üretmek istiyorum. Bu kursa katılarak çok iyi yaptığımı düşünüyorum. Çünkü bana çok getirisi oldu bilmediğim birçok şeyi burada öğrendim. Arıcılığa bu yıl başladım ama eksik olduğum çok konu vardı o yüzden bu kursa katılarak bilgilerimi daha da güçlendirdim” ifadelerine yer verdi.

“Bu kursun bana çok büyük katkısı oldu”

Arıcılık konusunda bilmediği konuları ve eksiklerini tamamlamak için kursa katıldığını söyleyen Mehmet Özkan, “Yaklaşık 4 yıldır arıcılıkla uğraşıyorum. Kışlatma konusunda çok eksiklerim vardı, bunların bilgisini aldım. Modern arıcılık üretimi konusunda da eksik olduğum konuları gördüm. Ana arı üretimi, koloni yönetimi gibi konularda eğitim aldım. Bu kurslara gelmenin büyük katkısı oluyor. Herkese bu kursa gitmelerini tavsiye ediyorum. Daha önce çevreden duyduğumuz bilgilerle arıcılık yapıyordum. Ama kursa geldikten sonra bu işin teknik bilgilerini öğrendim. Bu kursun bana çok büyük katkısı oldu” şeklinde konuştu.

Kurstan aldığı eğitim sonrası temiz ve organik bal üretimi yapmak istediğini söyleyen İrem Tekergölü ise, özellikle tükenmekte olan sepet kovanı konusunda bilgi sahibi olup ona yönelmeyi düşündüğünü belirtti.