Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) başkenti Lefkoşa’da toplanan çeşitli dernek üyeleri, öğrenciler ve vatandaşlar, İsrail’in Mescid-i Aksa’da Filistinli Müslümanlara saldırılarını protesto etti.

Başkent Lefkoşa’da Sarayönü bölgesinde Filistin’de sivillere saldırılar düzenleyen İsrail güçlerine karşı protesto gösterisi düzenlendi. Birçok dernek üyesi, öğrenci ve vatandaş, düzenlenen protestoya ellerinde KKTC, Türkiye ve Filistin bayrakları ile katıldı. Protestocular gösteri sırasında "İsrail güçten anlar", "Kudüs İslam’dır" ve "Filistinli kardeşlerimizin yanındayız" yazılı pankartlar açarken, İsrail karşıtı sloganlar atarak tekbir getirdi.

Çağatay Özlem grup adına yaptığı basın açıklamasında, ’’Kudüs, tüm Müslümanların ortak sorunudur. Her Ramazan ayının son cuma günü Kudüs Günü olarak programlar tertip edilmektedir. Siyonist terör örgütü İsrail, Müslüman toplumun Kudüs meselesindeki hassasiyetini tekrardan tazelediği bugünde kutsalımız olan Mescid-i Aksa’ya haince ve teröristçe saldırılar düzenlemekten çekinmemektedir. Bugün ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa, peygamberler şehri Kudüs ve bereketli Filistin toprakları işgal atındadır. 1916 Mayıs’ında imzalanan Syces-Picot Antlaşması, Kasım 1917’de yayınlanan Balfour Deklarasyonu, Şubat 1945’de gerçekleşen Yalta Konferansı işgalcilerin kim olduğunun göstergesidir. İşgalciler bu topraklara nasıl geldilerse öyle de gideceklerdir. Mescid-i Aksa, Müslümanların kırmızı çizgisidir. Efendimiz (sas), ’Mescid-i Aksa’ya gidin ve içinde namaz kılın. Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamaz iseniz, kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin’ buyurmuşlardır. Zeytinyağı bir semboldür. Bize düşen tarih boyunca vahyin, tebliğin ve mücahedenin merkezi olmuş bir beldeye sahip çıkmak, oranın bir İslam şehri olması için her türlü desteği o topraklara vermektir" ifadelerini kullandı.

"KUDÜS COĞRAFYAMIZIN AYRILMAZ BİR PARÇASIDIR"

Konuşmasında Kudüs’ün coğrafyamızdan ayrılmaz bir parça olduğuna dikkat çekerek, Kudüs’e yürümenin öneminin altını çizen Özlem, "Kudüs coğrafyamızın ayrılmaz bir parçasıdır. Çünkü Kudüs demek, Mekke demektir, Medine demektir. Kudüs demek Şam, Bağdat, Kahire demektir. Kudüs demek Meşhed, Kum, Tahran demektir. Kudüs demek Diyarbakır, Ankara, İstanbul demektir. Kudüs demek Lefkoşa, Larnaka, Erenköy demektir. Biz biliyoruz ve inanıyoruz ki Kudüs’e sahip çıkmak, Bağdat’a, Şam’a, Tahran’a, Beyrut’a, Kahire’ye ve Mekke’ye sahip çıkmaktır. Biz biliyoruz ki Kudüs’e sahip çıkmak Müslüman ya da değil tüm mazlumların dertleriyle dertlenmektir. Kudüs’e yürümek Müslümanların yeryüzünün firavunlarının, Nemrutlarının, Ebu Leheblerinin zulümlerinden kurtuluşunun en önemli sembolüdür. Terör örgütü İsrail, çok yakında nasıl bir inkılaba uğrayıp devrileceğini görecektir" dedi.

Protesto gösterisine katılan Mustafa Tıngır, ’’Tüm Müslüman alemine sesleniyoruz buradan. Terörist bir devlet karşımızda çocuk kadın demeden, genç demeden hepsine bomba, silah ateşleyerek oradaki kardeşlerimize zulüm ediyorlar. Bugün bizim için Kabe neyse Kudüs’te aynıdır. Müslümanların kıblegahıdır. Biz diyoruz ki ey Yahudiler inanın geliyoruz. Müslümanlar geliyor ve kaçacak delik arayacaksınız, kaçacak yer arayacaksınız ama biz sizin gibi zalim değiliz, biz sizin gibi hain değiliz, biz Müslümanları katlettiğiniz gibi, yok etmeye çalıştığınız gibi sizleri yok edecek değiliz. Biz her zaman adaletliyiz ama şunu bilin ki, biz sizlerin üzerine galibiz. Müslümanlar sizin üzerine galip, Kudüs bizim kıblemizdir ve ilelebette kıblemiz olmaya devam edecektir’’ dedi.

Katılımcılardan Hasan Elbori ise, ’’İnşallah Filistin’de bu zulüm bir gün bitecek’’ ifadelerini kullanırken, Hasan Münir, ’’Kıbrıs’ta öğrenci olarak okuyorum. Biz bugün buraya Filistinli kardeşlerimize destek olmak için geldik" dedi.

Protestoya katılan Muaz Cebel de, ’’Filistinli kardeşlerimize destek için geldik. Biz dünyada 2 milyar Müslümanız, hep birlikte destek olmalıyız ki, İsrail Müslüman Filistin halkına zulüm etmesin’’ ifadelerini kullandı.

(Emir Abdurrahman Bulut/ İHA)