Uzun yıllar yaptığı börek ve poğaçaları satan, 130 kilo olduğu için de herkes tarafından "Şişman Amca" olarak bilinen 65 yaşındaki Şerif Ekti, mücadele ettiği şeker ve tansiyon rahatsızlıkları sebebiyle şehir yaşamını bırakıp, 13 yıl önce köye yerleşti. Kendisine doğa ile hayvanlarla iç içe bir yaşam kuran ve zaman içerisinde fazla kilolarından kurtulan Ekti, yürüyememe tehlikesini de hayvanları sayesinde aştı.

Kocaeli’nin Körfez ilçesine bağlı Sipahiler köyünde yaşayan 65 yaşındaki Şerif Ekti, 40 yıl boyunca Körfez ilçe merkezinde üç tekerlekli aracında poğaça ve börek sattı. 130 kilo olduğu için "Şişman Amca" olarak tanınan Ekti, seyyar satıcılığı rahatsızlığı sebebiyle bırakma kararı aldı. 2009 yılında ayaklarında oluşan rahatsızlık sebebiyle yürümekte güçlük çeken, aynı zamanda şeker ve tansiyon ile de mücadele eden Ekti, şehir hayatından uzaklaştı. 13 yıl önce Sipahiler köyüne yerleşen, kendisine doğa ve hayvanlarla iç içe bir yaşam kuran Şişman Amca, zaman içerisinde rahatsızlıklarından da kurtuldu. Kendisini hayvanlara adayan ve gününün yarısını onlarla ilgilenerek geçiren Şerif Ekti, önceleri 130 kiloyken ve günde 120 cc insülin kullanıyorken, köy hayatıyla beraber 90 kiloya düştü ve günde sadece 20 cc insülin kullanıyor.

"Doktor bana ’Yürüyeceksin’ dedi ben de bir keçi alıp onunla gezmeye başladım"

Yaşam serüvenini anlatan 65 yaşındaki Şerif Ekti, "1980 yılında Körfez ilçesine geldim. Burada poğaça ve börek yapmayı öğrendim. 40 yıl boyunca üç tekerlekli arabayla poğaça ve börek sattım. 2009 yılında hastalanıp dalağımı aldırdım. 2000 yılında kendime köyde bir yer almıştım. Oraya bir gecekondu yaptım. Merdiven çıkamadığım için de buraya yerleştim. 2009 yılından beri burada, Körfez Sipahiler köyünde oturuyorum. Hastaneden çıktıktan sonra doktor bana ’Yürüyeceksin’ dedi ama ben yürüyemedim. Gittiğim yerden geri gelemiyordum. Oğlum beni gittiğim yerlerden arabayla alıyordu. Doktor ’Yürüyeceksin’ dediği için ben de bir keçi alıp onunla gezmeye başladım. Sonra 2 oğlak daha aldım. Ardından 1 keçi 1 oğlak daha aldım. Onlarla beraber dere ve yol kenarlarında gezmeye başladım ve hastalığı unuttum" şeklinde konuştu.

"Hayvanlarla uğraşırken bende stres diye bir şey kalmıyor"

Şeker hastalığının da köye yerleşip hayvan bakmaya başladıktan sonra kendisini rahatsız etmediğini söyleyen Şerif Ekti, artık bazı günler insülin bile kullanmadığını söyledi. Ekti, "Şeker hastası olduğum için sürekli insülin kullanıyorum. Önceden günde 120 cc insülin kullanırken bu sayı 20’ye düştü. Hatta yediğime, içtiğime dikkat ettiğimde insülin almıyorum. Buradaki hava ve hayvanlarla dolaşmak bana çok iyi geldi. Zaten şeker hastalığı stresi sevmez. Hayvanlarla uğraşırken bende stres diye bir şey kalmıyor. 2 buçuk sene önce ayak başparmağımı kestiler. 2 buçuk sene öncesine kadar yürüyemiyordum. Allah’a çok şükür şu an yürüyebiliyorum" diye konuştu.

"7 keçi, 2 koyun, 3 kedi ve 1 köpeğim var"

Hayvanlarla uğraştıkça güç bulan 65 yaşındaki Şerif Ekti, şimdilerde 14 tane hayvana sahip ve vaktini onlarla geçiriyor. Ekti, "Önce 3 tane koyun aldım. Sonra 1 keçi aldım. Sonra 5 tane, daha sonrasında da 2 tane daha aldım. Şimdi köyde onlara bakıyorum, onlarla oyalanıyorum. Çok şükür rahatım bir sıkıntım yok. Burada hanımımla geçinip gidiyoruz. Şu anda 7 tane keçim, 2 tane koyunum var. Onların haricinde 3 tane kedim ve Karabaş adında bir köpeğim var. Onlarla vakit geçiriyorum" ifadelerini kullandı.