Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, 2. Roman Çalıştayı’nda yaptığı konuşmada, “Biz istiyoruz ki Diyanet İşleri Başkanlığımızın elinin dokunmadığı, hayra çağırmadığı, iyiliği götürmediği, kötülükten men etmediği hiçbir insanımız kalmasın” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, 25 Nisan 2019’da Roman mahallerinde camilerin ve hizmetlerin artırılması amaçlanarak birincisi gerçekleştirilen, ikincisi ise bugün düzenlenen 2. Roman Çalıştayı’na katıldı. Roman bölgelerindeki din hizmetlerinin artırılması, oralardaki cami sayılarının yükseltilmesi ve Roman bölgelerinde görev yapan Diyanet İşleri Başkanlığı personellerinin farkındalığının artırılması planlanan toplantı, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın konferans salonunda gerçekleşti. Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından organize edilen toplantıya birçok Roman Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcisi ve Roman bölgelerinde görev yapan çok sayıda Diyanet İşleri Başkanlığı personeli katıldı. Toplantı hakkında bilgiler veren Din Hizmetleri Genel Müdürü Bünyamin Albayrak, “Biz inşallah bugün 3 oturumla gerçekleştireceğiz 2. Roman Çalıştayımızı. 25 Nisan 2019 tarihinde yine bu salonda kıymetli başkanımızın himayelerinde birinci çalıştayımızı yapmıştık ve o çalıştayda gerçekten ülkemizin farklı STK’larının da katılımıyla beraber kendimiz, Başkanlığımız, din hizmetleri ve din eğitimi için bir yol haritası belirlemeye gayret etmiştik” sözlerine yer verdi. Albayrak, bugün düzenlenen çalıştayda roman vatandaşlara yönelik hizmet üreten STK’lar başta olmak üzere bu bölgelerde hizmet eden Diyanet personeli katıldığını da belirtti. “Başkanlığımız, hizmetlerini en güzel şekilde yerine getirmeyi amaçlayan bir kurumdur” 2. Roman Çalıştayı’nın açılış konuşmasını gerçekleştiren Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Başkanlığın hizmetlerini yerine getirirken bütün vatandaşlara eşit ve kardeşlik temelinde hareket etmenin gayreti içerisinde olduklarının altını çizerek, “Bildiğiniz gibi Diyanet İşleri Başkanlığımız, İslam’ın rahmet yüklü mesajlarını bütün insanlığa ulaştırma bilinciyle Kur’an ve Sünneti esas alarak hizmetlerini en güzel şekilde yerine getirmeyi amaçlayan bir kurumdur. Bizler bu çatı altında hizmetlerimizi yerine getirirken bütün vatandaşlarımızın eşitlik ve kardeşliği temelinde, farklı inanç, düşünce hayat tarzı ve kültürlere saygı duyarak hareket etmenin gayreti içerisindeyiz. Bu amaç doğrultusunda, farklı vesilelerle ilgili personel, akademisyen ve STK temsilcilerinin iştirakiyle sahada yürütülen hizmetlerin niteliğine ve yeni hizmet planlamalarının gerçekleştirilmesine dair istişare ortamları oluşturmaktayız. Çünkü bu bizim vazifemiz. Ülkemizde yaşayan farklı kültürlerden, farklı mezheplerden, hiçbir ayrım ve ırk ayrımı yapmadan herkese iyilikle ilgili konuları nasıl götürebiliriz, herkesi hayra nasıl çağırabiliriz, kötülükten nasıl men edebiliriz bunun gayreti içerisindeyiz. Vatandaşlarımıza din hizmeti götürdükten, coğrafyamızın ortak kaderini paylaşan insanımızın her bir ferdini aynı iklimin desenleri aynı coğrafyanın her türlü desenlerini dikkate alarak aynı medeniyetin çocukları olarak görüyor ve bu doğrultuda hizmetlerimizi yürütmeye çalışıyoruz elhamdülillah” diye konuştu. “Başkanlığımızın hizmet grupları açısından insanımız arasında herhangi bir fark bulunmamaktadır” Erbaş, Başkanlığın hizmet grupları arasında herhangi bir fark bulunmadığını vurgulayarak, “Başkanlığımızın hizmet grupları açısından insanımız arasında herhangi bir fark bulunmamaktadır. Zira insanımıza sunmuş olduğumuz din hizmetlerinin temelinde acısıyla, neşesiyle, mutluluğuyla tecrübe etmiş olduğumuz ortak kültürümüz ve aynı özden yaratıldığımız Anadolu’nun gönül diliyle birlikteliğimizi idame ettirmek yer almaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bütün vatandaşlarımız arasında çimento olmaya çalışıyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki inanç bakımından aynı rabbe Allah’a aynı peygambere, aynı kitaba iman ediyoruz aynı ninnilerle büyüdük. Aynı dualarla yoğrulduk. Aynı topraklarda aynı kaderi paylaştık. Aynı cephelerde omuz omuza birlikte mücadele ettik. Aynı bayrak altında gururla yaşayan büyük bir milletin ve yüce bir ümmetin çocuklarıyız. Şükürler olsun ki bizler Allah’ın dinine sımsıkı sarılmayı kendisine şiar edinen Müslümanlarız. Yüklü bir atmosferde yaşayabilmemiz için birbirimize karşı merhametli davranacağız. Sulh içerisinde, barış içerisinde yaşayacağız” sözlerini kullandı. Erbaş, şöyle devam etti: “İnşallah bugünkü toplantıda da ayrım yapmadan gençlerimize nasıl sahip çıkabiliriz. Ailelerimize nasıl sahip çıkabiliriz. Gençlerimize, ailelerimize onları dağıtmak, gençlerimizi çeşitli kötülüklerin tuzaklarına düşürmek için kurulmuş bazı çeteler var. Bu çetelerin tuzaklarına onları düşürmemek için neler yapmalıyız? Bunun derdini taşıyoruz, bu derdimizi paylaşacağız inşallah bugün. Biliyoruz ki ülkemizde milyonlarca roman kardeşimiz var. Onlar çok güzel insanlar. Biz onları çok sevdik. Çünkü onlar bizler diye bir şeyde yok. İşte biz bu ayrımcılığı reddettiğimiz için bugün buradayız. Böyle bir ayrımcılık yok. Çok güzel kardeşlerimiz.” “Roman kardeşlerimizin oturduğu mahallelerde cami yoksa oraya cami yapalım” Toplantıda Romanların yaşadığı mahallelerde faaliyetlerin nasıl olması ve nasıl hizmet yapılması gerektiğinin konuşulacağını söyleyen Erbaş, “Roman kardeşlerimizin yoğun olarak yaşadığı mahallelerde, köylerdeki imamlarımızın faaliyetleri nasıl olmalı, daha nitelikli hizmetleri nasıl yapmalı onları konuşacağız inşallah. Onların içinden daha fazla Kur’an okuyan genç nasıl yetiştirebiliriz. O güzel seslerini Kur’an okumaya nasıl katkı sağlayabilir. Bunları konuşalım. Onların o güzel seslerinden daha fazla ezan nasıl dinleyebiliriz. İmam Hatip okullarında daha fazla o güzel sesli kardeşlerimizi daha fazla okutup mesleğe nasıl kazandırabiliriz, bunları da görüşelim. Biz istiyoruz ki Diyanet İşleri Başkanlığımızın elinin dokunmadığı, hayra çağırmadığı, iyiliği götürmediği, kötülükten men etmediği hiçbir insanımız kalmasın. Bu toplantılar bir vesiledir. Gençlik koordinatörlerimiz var ülkemizin her ilinde her ilçesinde. Gençlik koordinatörlerimiz özellikle roman kardeşlerimizin yoğun oturduğu yerlerde neler yapmalı, nasıl çalışmalı. Camisi eksik olan, roman kardeşlerimizin yoğun oturduğu mahallelerde eğer cami yoksa hemen onu tespit edelim, birlikte oraya cami yapalım” şeklinde konuştu. 2. Roman Çalıştayı, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşliyen’in moderatörlüğünde gerçekleşecek 3 oturumun ardından sona erecek.