31 Mart yerel seçimlerinde BBP İstanbul Beyoğlu Belediye Başkan adayı olan Ali Rıza Berberoğlu’nun Sarıyer’de karıştığı bıçaklı kavgada hayatını kaybetmesine ilişkin baba ile 3 çocuğunun yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Savcılık sanıklardan baba ile 2 oğlunun beraatini isterken bir sanığın ise 18 yıla kadar hapsini talep etti.

31 Mart yerel seçimlerinde Büyük Birlik Partisi (BBP) İstanbul Beyoğlu Belediye Başkan adayı olan Ali Rıza Biberoğlu’nun 25 Mart 2020’de saat 17.00 sıralarında Sarıyer Kısırkaya’da karıştığı kavgada, bıçaklanarak hayatını kaybetmesine ilişkin baba ile 3 çocuğunun yargılanmasına devam edildi. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuksuz sanıklar Uğur Özkurt, Hülya Özkurt, Yavuz Özkurt ile tarafların avukatları hazır bulundu. Duruşmaya Biberoğlu’nun ailesi katılırken, tutuklu sanık Okan Özkurt SEGBİS aracılığıyla bağlandı.

Mütalaa açıklandı

Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet savcısı, sanık Okan Özkurt ile maktul Ahmet Biberoğlu’nun kavga ettiği sırada diğer sanıkların kavgaya dahil oldukları ve Biberoğlu’nu bıçakladıkları aktarıldı. Mütalaada, maktulün arkadaşı olan tanığı arayarak yardım istediği, tanıkların maktulün yanına gittiği sırada bir aracın yollarını kestiği ve araçtan sanıklar Hülya Özkurt ile Uğur Özkurt’un indiği belirtildi. Mütalaa yer alan otopsi raporunda, maktulün vücudunda 3 kesici alet yaralanmasının bulunduğu ve bir yaralanmasının tek başına öldürücü nitelikte olduğu, ölümünün ise yaralanmaya bağlı oluşan iç kanama sonucu meydana geldiği belirtildi.

3 sanığa beraat, 1 sanığa hapis istemi

Mütalaada, olayın maktul ile Okan Özkurt arasında gerçekleştiği, sanıklardan baba Yavuz Özkurt ile kardeşleri Uğur Özkurt ve Hülya Özkurt’un ise eyleme iştirak ettiklerinin kanıtlanmadığı kaydedildi. Sanıklar Uğur Özkurt, Hülya Özkurt ve Yavuz Özkurt’un ‘ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması’ beraatlarının talep edildiği mütalaada, tutuklu sanık Okan Özkurt’un ‘haksız tahrik altında kasten öldürme’ suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapisle cezalandırılması ve tutukluluk halinin devamı talep edildi.

Sanık Okan Özkurt’un tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, sanıklar ile avukatlarına esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamak üzere süre vererek, duruşmayı erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 25 Mart 2020 tarihinde saat 17.00 sıralarında Sarıyer Kısırkaya Mahallesinde Okan Özkurt ile Ali Rıza Biberoğlu’nun tartışarak kavga ettikleri ve birbirlerine bıçakla saldırdıkları, şüpheli Okan Özkurt’un kardeşleri Hülya Özkurt, Uğur Özkurt ve babası Yavuz Özkurt’un da kavgaya karışarak maktul Biberoğlu’nu bıçakladıkları belirtildi.

İddianamede, maktulün tanık Erşen Kuruhasan’ı arayıp orman yolunda olduğunu söyleyerek yardım istediği, tanık Erşen’in arkadaşı İsmail Kır’ı arayıp maktulün tarif ettiği yere gitmesini söylediği ve kendisinin de o an yanında bulunan Yunus Tural ile maktulün yanına doğru yola çıktıkları ancak orman yoluna varmadan önce şüpheliler Hülya ve Uğur’un araçlarıyla tanıkların aracının önünü kestikleri kaydedildi.

Tanıklar İsmail ve Erşen’in maktulün tarif ettiği yere gittikleri, orada şüpheli Yavuz Özkurt’un elinde bir sopayla bulunduğunun anlatıldığı iddianamede, tanık Erşen’in Ali Rıza Biberoğlu’nu aracın içinde arka koltukta kanlar içinde gördüğü, aracın biraz uzağında Okan Özkurt’u gördüğü, tanık Erşen’in yaralı Ali Rıza’ya ne olduğunu sorduğu, Ali Rıza’nın ‘Yavuz ve çocukları bana saldırdılar’ dediği anlatıldı.

Şüpheli Okan Özkurt’un iddianamede yer alan ifadesinde, “25 mart 2020’de kendime ait at ile yayılmakta olan mandalarımızı toplamak için Kısırkaya’da bulunan ahırıma giderken yolun kenarında bir pikap park etmiş duruyordu. Ali Rıza Biberoğlu aracın arkasından bana, ‘lan mal kimsin?’ diyerek elinde bulunan bıçak ile saldırdı. Bu esnada atın üzerindeydim. Salladığı bıçak kalbime geldi ve battı. Can havliyle kendimi atan aşağı attım ve yere düştüm. Düşerken bıçağı bana salladı. Yüzümü kesti. Kendimi bıçaktan korurken ellerimi, vücudumu kesti. Elindeki bıçaktan tuttum. Yerde boğuşurken bıçak ona da geldi. Ali Rıza Biberoğlu bana saldırırken ne düşündü bilemiyorum. Kavga esnasında hiç konuşmadı. Sonra bir şekilde elinden kurtuldum. Kesinlikle elinden bıçak almadım” denildi.

Şüpheli Okan Özyurt’un soruşturma aşamasında alınan ifadesine yer verilen iddianamede, “Bıçak hep onun elindeydi. Kendimi savundum kesinlikle bıçaklamadım. Ancak boğuşma esnasında bıçak ona zarar vermiş olabilir. Kardeşim Hülya’yı aradım. Yanıma gelerek beni araca bindirip hastaneye götürdü. Biz kavga ederken olay yerinde kimse yoktu. Kavga esnasında sadece Ali Rıza’nın bana salladığı ve yaraladığı bıçak vardı. Benim üzerimde herhangi bir kesici ya da delici alet yoktu. Ben kardeşimi beklerken Ali Rıza Biberoğlu’nun yanına İsmail ve ismini bilmediğim bir şahıs geldi. Ali Rıza’yı araca bindirerek gittiler. Ali Rıza Biberoğlu’nu uzaktan ismen tanırım. Bu şahısla ilgili hiçbir husumetim yoktur. Kendisinin bana neden saldırdığını bilmiyorum” diye belirtildi.

İddianamede, şüpheli Okan Özkurt’un ‘kasten öldürme’, Hülya Özkurt, Uğur Özkurt ve Yavuz Özkurt’un ise ‘iştirakken kasten öldürme’ suçlarından müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi.