Op. Dr. Yeşilkaya, "Islak mayo mantar ve bakterilerin üremesine neden oluyor. Kirli denizler ve her ne kadar klorlanmış da olsa kalabalık havuzlar hem vajinal hem idrar yolu enfeksiyonları için riskli ortamlardır. Bununla birlikte, hava aldırmayan dar ve sentetik kıyafetler ya da pedler sebebiyle oksijensiz ortamda çoğalabilen ve kötü bir kokuya sebep olan bakteriler daha kolay ürer" ifadelerini kullandı.
Vajinal enfeksiyonlar ya da diğer adıyla vajinitler, vajinaya dışarıdan bir bakteri, virüs, parazit ya da mantar bulaşı sonrasında gelişebileceği gibi, vajinada doğal olarak bulunan az miktardaki hastalık yapabilecek bakteri ya da mantar türlerinin çoğalmasıyla da ortaya çıkabilmektedir. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Kadın Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Işın Yeşim Yeşilkaya, vajinal enfeksiyonların çocukluk ve menopoz dahil her yaş grubunda görülebilse de en sık, cinsel aktif olunan doğurganlık çağında gözlendiğini dile getirdi. Üstelik enfeksiyona sebep olan mikrobik ajanların birçoğu ortak kullanım alanlarından bulaşabilmesi ya da partnerler arasında cinsel temasla geçebilmesinden ötürü sadece kişinin kendisini değil çevresindeki kişileri de yakından ilgilendirmektedir. Özellikle cinsel yolla bulaşan vajinal enfeksiyonların tedavi edilmediği taktirde ilerleyerek rahim, sonrasında tüpler, yumurtalıklar ve karın içine yayılabileceğine dikkat çeken Op. Dr. Yeşilkaya, “Bu durum, pelvik inflamatuar hastalık dediğimiz karın ağrısı, ateş, karın içi apse yapabilen, genellikle hastanede yatırılarak tedavi edilmesi gereken bir tablodur ve tedavi edilse bile sebep olduğu rahim içi ve tüplerdeki yapışıklıklarla doğurganlığı etkileyebilir” ifadelerini kullandı. Op. Dr. Yeşilkaya, vajinal enfeksiyonların gelişmesinde birçok etkenin tek başına ya da bir arada etkili olabileceğini ifade ederek “Kişisel bakım alışkanlıkları ve kullanılan antibiyotikler sebebiyle vajinadaki faydalı bakteriler olan laktobasillerin azalması, hayat boyu ve adet döngüsü içinde değişen hormon seviyeleri, mevsim şartları, vajinanın hava almasını etkileyen kıyafet seçimlerimiz, beslenme şeklimiz ve kötü hijyenik şartlar pH , ısı, nem gibi ortam koşullarının hastalık yapıcı bakteri ve mantarlar lehine değişmesine sebep olabilir. Örneğin işlenmiş karbonhidratlarla aşırı beslenmenin mantar enfeksiyonlarının sıklığı ve şiddetini arttırdığını biliyoruz” şeklinde konuştu. Sıcaklık ve nemin arttığı yaz aylarında, ıslak mayo ve bikinilerin zamanında değiştirilmemesi durumunda mantar ve bakterilerin üremesi için elverişli ortamın oluştuğunu vurgulayan Op. Dr. Yeşilkaya, “Kirli denizler ve her ne kadar klorlanmış da olsa kalabalık havuzlar hem vajinal hem idrar yolu enfeksiyonları için riskli ortamlardır. Bununla birlikte, hava aldırmayan dar ve sentetik kıyafetler ya da pedler sebebiyle oksijensiz ortamda çoğalabilen ve kötü bir kokuya sebep olan bakteriler daha kolay ürer. Vajinal tamponların uzun süre vajina içinde kalması ise toksik şok sendromu denilen hızla ilerleyen ve ölümcül olabilecek bir enfeksiyonel durum yaratabileceğinden ayrıca önemlidir. Ayrıca birden fazla partner olması enfeksiyon riskini arttırırken, bağışıklığın düşmesi, yoğun sigara ve alkol kullanımı da vajinal enfeksiyonlara yakalanmayı kolaylaştırır. Vajinal floranın yukarıdaki sebeplerle bozulması ve bu durumun kronikleşmesine vajinal disbiyozis denir; bu durumun kendisi de vajinadaki bağışıklık yanıtını düşünerek HPV gibi başka enfeksiyonlara yakalanmayı kolaylaştırır” ifadelerini kullandı. Hastanın yaşadığı akıntıya dair tarif ettiği bazı renk, kıvam ya da koku değişikliklerinin henüz muayene etmeden enfeksiyonun türünü tanımlayacak kadar tipik olabileceğine işaret eden Op. Dr. Yeşilkaya, “Vajinal enfeksiyonlar en sık, şeffaf ya da beyaz renkteki kokusuz fizyolojik akıntının renk değiştirmesi, kokulu olmaya başlaması, miktar ve yoğunluğunun artmasıyla kendini gösterir. Beraberinde vajinada ve dış genital bölgemiz olan vulvada kaşıntı, batma, yanma, ilişkide ya da bazen idrar yaparken ağrı ve acı olabilir. Örneğin sık görülen bakteriyel vajinozis enfeksiyonunda ölü balık kokusu, mantar enfeksiyonunda ise ekşi peynir kokusu, süt kesiği kıvamlı akıntı ve genital kaşıntı tipiktir. Bu tarifler ve muayene bulgularıyla tanınamadığında alınan vajinal kültür testi enfeksiyonun türünü ortaya koymada bize yardımcı olur” dedi
Vajinal enfeksiyona sebep olan mikrobik ajanların birçoğunun ortak kullanım alanlarından ya da partnerler arasında cinsel temas yoluyla bulaşabileceğini önemle vurgulayan Op. Dr. Yeşilkaya, “Her iki partnerden de birbirine geçirebilir ve yine her iki durumda da erkekte hiçbir belirti olmayabilir. Bu nedenle günlük hayatta hijyenik koşullara ve ilişkide prezervatif kullanımına dikkat edilmelidir. Ayrıca çoğu zaman, özellikle de tekrarlayan enfeksiyonlarda eş tedavisi tedavi etkinliğini arttırır. Prezervatif, vajinal yolla geçen enfeksiyonlar için yüzde 85 gibi yüksek bir oranda koruyuculuk sağlar” ifadelerini kullandı.